Ana sayfada da kısaca bahsettiğim gibi, 1982 İzmir doğumluyum. İlk okula balşamadan önce, hatta ve hatta bebekken bile müziğe aşırı ilgi ve dikkat çektiğim, halen söylenir. Yani (çok şükür ki) yaradılışımdan gelen bir müzik aşkı mevcuttur bende. İlk okula başlarken çeşitli vesilelerle bir müzik enstürmanı (org) edindim ve özümdeki bu müzik aşkının açığa çıkması yönünde çalışmalara başladım. Hemen hemen her gün yoğun bir istekle, enstrümanımdan sesler çıkarmayı, ve gün geçtikçe doğru sesler çıkarmayı öğreniyordum. Aylar yıllar geçtikçe daha da etkili gelişmeler hissediyordum kendimde. Bunun yanısıra okulda müzik derslerini de pür dikkat dinler ve çalışırdım. İlk okulda pek etkili olmasa da orta okula başladığımda gördüğüm müzik dersleri müzik anlayışımı tamamen değiştirmişti. Çünkü yıllardır müziğin; "sadece duyduğun seslerin düğmelere basarak çıkarıldığını, bu sayede bir ses topluluğu oluştuğunu ve buna da müzik dendiğini düşünerek" çalışmıştım. Ve orta okula başladığımda bu tezimin çürüdüğünü ve müziğin belli kalıplar üzerine kurulu olduğunu gördüm. Çıkarılan her sesin bir ismi, bir ölçüsü olduğunu gördüm. Farklı enstrümanlarla tanıştım ve sadece org değil diğer enstrümanlara da yöneldim. Orta 1 in sonlarında nota yazmanın detaylarını kavradıktan sonra, orta okulun sonlarında nota yazmanın yanısıra, müziğin ayrıca başka kalıplara, başka pirnsiplere de ihtiyaç duyduğunu, makam ve usullerin de varlığını öğrendim. Böylece müziğin, sadece bir org çalmakla icra edilemediğini, yani org çalarak müzisyen olunamadığının farkına vardım. Ve bu düşüncelere bürünmüş olarak Bayraklı Lisesi Ortaokul bölümünden mezun olur olmaz, tam iki ay kendimi odaya kapatıp, sanki bilgi kıtlığından çıkmışım gibi işin akademik kısmını kurcalamaya başladım. Bir yandan klavye üzerinde parmaklarımı geliştirirken bir yandan klavyenin üzerindeki nota sehpasına koyduğum makamlar ve usuller adlı kitabı adeta silip süpürüyordum. Ve böylece müziğe daha da çok aşık oldum. Okula devam etmeyi tercih etmedim çünkü artık hayatımda müziğin esrarengiz çekiciliği vardı. Düşünsenize; binbir çeşit kalıp ve intizamdan herhangi birini seçip bir frekans topluluğu oluşturuyorsunuz ve bu topluluğu değişik sembollerle kalıcı hale getiriyorsunuz. Ve sonra biryerlerde şifrelediğiniz bu frekans topluluğunu birileri deşifre ederek icra ediyor. Müziğin bu muhteşem oluşumu beni iyice etkilemişti ve okula devam etmek yerine müzik alanında çalışmayı, müzisyenlik yapmayı seçtim. Bu yönde ilk işimi İzmir Karşıyaka Öğretmen evi'nde gerçekleştirdim. Hayatımın ilk sahne tecrübesiydi ve sanki o gün doğmuştum. Büyük bir mutluluktu benim için. O günden sonra profesyonel anlamda müzisyenlik hayatım başlamış oldu. Uzun yıllar, Öğretmen evi'nde belirli günlerde sahne aldım. Bu arada müziği seçmemde büyük vesilesi bulunan değerli üstadım piyanist şantör Mustafa Kobul'un sahne aldığı "Sahilevleri BeyazSaray Gazinosu" na ziyaret amaçlı giderdim zaman zaman. Sayın Mustafa abim de beni sahneye alır, tecrübe kazanmam anlamında destekte bulunurdu. Böylece sahne çekimserliğimi yenmemi sağlamış ve uzun zaman BeyazSaray Gazinosu'nda sahne almama önayak olmuştu. Uzun süre sahne tecrübesi kazandıktan sonra seçkin kesimlerde düğün işi almaya başladım. Günler aylar geçtikçe işler ve tecrübelerim çoğalıyordu. O sürelerde Aydın'da serbest muhasebecilik yapıp, aynı zamanda müzikal alanda çok güçlü bir akademik bilgiye sahip olup, yüzlerce besteye sahip olan besteci dayım Doğan Karabacak; benim müzisyenlikte ilerlediğimi görünce eserlerinin aranjesini yapmam teklifinde bulundu. Bende büyük bir mutlulukla kabul ettim. Hayatımın ilk aranjesini yapacak, bir başkasının büyük bir emekle şifrelediği frekans topluluğunu açığa çıkaracak (deşifre edecek), ve kendi seçtiğim enstrümanlarla düzenleyecek ve ortaya bir eser çıkaracaktım. Nitekim ummalı bir çalışma sonucunda sözü müziği dayım Doğan Karabacak'a ait olan " Gönlüme sesleniş " şarkısını aranje ettim. Böylece Aranjörlük vasfımı da keşfetmiş oldum. Uzun yıllarca Doğan Karabacak'ın eserlerini aranje ettim. Böylece aranje, müzik yapım alanında çokça tecrübelerim oldu. ....(devamı...)
2 yorum:
devamını beklıyorum kuzen :)
çok başarılı buldum hocam... başarılarının devamını dilerim... birgün benide dinlemenizi isterim saygılarımla....
Yorum Gönder